Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Özgür efendinin genel başkanlık macerası daha başlamadan vesayet gölgesi altında bitmeye yüz tuttu. İnşallah 31 Mart seçimlerinde yalnızca kentlerimizi gerçek belediyecilikle buluşturmakla kalmayacağız. Bu seçimlerde elde edeceğimiz zaferle birebir vakitte Özgür efendiyi de özgürleştireceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti’nin 26 vilayetteki Belediye Lider Adayını açıkladı. Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen aday tanıtım toplantısında konuşan Erdoğan, gündeme ait değerlendirmelerde bulundu. İsrail’in Filistin’e yönelik hücumlarında hayatını kaybedenlere rahmet dileyen Erdoğan, “Daha fazla kan dökerek, can alarak, daha fazla çocuk öldürerek abat olacaklarını zannedenler er ya da geç ilahi adalet ile yüzleşeceklerdir. Biz de bu süreçte dünyadaki vicdan sahibi öteki tüm ülkelerle bir arada zalimlerden hukuk önünde hesap sorulması için gereken her türlü çabayı göstereceğiz. İçimizdeki İsrail muhipleri rahatsız olsa da birileri istiyor diye biz kardeşlerimize, mazlum ve mağdurlara sırtımızı asla dönmeyeceğiz. Dün nasıl Bosna’daki kardeşlerimizin yanında yer aldıysak, Kafkasya’daki kardeşlerimizin gayretine takviye verdiysek, bugün de Suriye ile Irak ile Kudüs ile ne işiniz var diyenlere aldırmadan tüm imkanlarımızla Filistinli kardeşlerimizin yanında dimdik duracağız. Yeni yıla Galata Köprüsü’nde şehitlerimize rahmet, Filistin’e dayanak, İsrail’e lanet yürüyüşü ile karşılayan, Gazzeli pakların sesi olan 250 bin kardeşime canı gönülden teşekkür ediyorum. Rabim bu sıkıntı vakitlerde insani kıymetleri, adaleti ve barışı savunan herkesten razı olsun” tabirlerini kullandı.
“Tüm zorluklara, vesayet güçlerinin tüm engellemelerine karşın hamdolsun belediyecilikte adeta bir destan yazdık”
AK Parti’nin Türkiye’de istişare kültürünün uygulandığı tek siyasi parti olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Adaylarımızın her birini kapsamlı istişareler, araştırmalar sonunda belirledik. Esasen bizim belediyecilikteki müktesebatımız yeni değildir. Artık 30 yılı bulan ulu bir geçmişten gelen birikim ve donanıma sahibiz. Nitekim de 1994 yılından itibaren ülkemizde yeni bir belediyecilik ideolojisini hayata geçirmiş bir takımız. Biz milletimize rüştümüzü evvel mahallî idarelerde ispat ettik. Tüm zorluklara, vesayet güçlerinin tüm engellemelerine karşın hamdolsun belediyecilikte adeta bir destan yazdık. 94 ruhu denilen belediyecilik anlayışıyla Türkiye’de yepisyeni bir çığır açtık. Lokal idarelerde bir referans haline geldik. Bu muvaffakiyetlerde aldığımız ilhamla ülke idaresine talip olduk. Çöpten çukurdan çamurdan İstanbul’umuzu nasıl temizlediysek artık de tüm Türkiye’de 30 büyükşehir ve onun yanında 51 vilayet belediyeleri ile de bu paklık için yola çıktık. Partimizin kuruluşundan yalnızca 15 ay sonra girdiğimiz 2002 seçimlerinde hamdolsun iktidara geldik. Her anı eser ve hizmet siyaseti ile dolu dolu geçen 21 yılı aşkın müddettir iktidarımızı kesintisiz sürdürüyoruz. Mayıs ayında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanarak milletimizden 5 yıl daha yetki aldık” formunda konuştu.
“Hak ettikleri hizmetten yoksun kalan vatandaşlarımıza ‘mecbur değilsin, kentin seninle değişsin’ diyoruz”
AK Parti merkezi idaredeki muvaffakiyetlerini belediyecilik ile taçlandırmak istediğini söyleyen Erdoğan, “Muhalefet partilerindeki belediyelerin makus yönetilmelerinin faturasını da milleti mağdur etmemek ismine yeri geldiğinde biz ödemek mecburiyetinde kalıyoruz. Ülkemizi ve kentlerimizi bu türlü bir iklim ile karşı karşıya bırakmaya hiçbirimizin hakkı yoktur. Bunun için adaylarımızı tespit ederken kentlerinin her anında daima yanında olacak ehil isimlerden oluşmasına özellikle dikkat ettik. AK Parti’nin hizmet belediyeciliğindeki uzak kentlerde yıllardır adeta eziyet çeken vatandaşlarımıza da bir davetimiz var. Muhalefetin ideolojik dayatmaları sebebiyle hak ettikleri hizmetten yoksun kalan vatandaşlarımıza ‘mecbur değilsin, kentin seninle değişsin’ diyoruz. Nerede yaşarsa yaşasın hiç kimse hizmetsizliğe mahkum değildir. Hiçbir insanımızın beceriksizliklere tıpış tıpış oy verme mecburiyeti yoktur. Mazeret değil tahlil peşinde koşan, kendi hayatını değil halkın hayatını kolaylaştıran, kibirle değil tevazu ile hareket eden kısacası kendi ferdî maksatların değil kentinin gündemi ile yatıp kalkacak belediye lider adayları ile milletimizin karşısına çıkıyoruz” açıklamalarında bulundu.
“Her biri 28 Şubat provokasyonlarının berbat birer kopyası oyunlarla seçim öncesi zihinler bulandırılmaya çalışılıyor”
Erdoğan, 15 Ocak Pazartesi günü öteki belediye lider adaylarının açıklanacağı büyük bir merasim yapacaklarını belirterek, seçim startını vereceklerini kaydetti.
Türkiye’nin seçime hazırlandığı günlerde tekrar kirli senaryoların gün yüzüne çıkarıldığını söyleyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Her biri 28 Şubat provokasyonlarının makûs birer kopyası oyunlarla seçim öncesi zihinler bulandırılmaya çalışılıyor. Bu emelle sahnelenen oyunlarla ülkemizin medeniyet mirası ile milletimizin canında aziz bildiği kutsal pahaları direkt maksat alınıyor. Bu süreçte kullanılan kesim de içinde yaşadıkları toplumdan ve o toplumu ayakta tutan kıymetlerden habersiz bir güruhtur. Bu güruha mensup şahısların ortak özelliği elifi görse mertek sanacak kadar bilgisiz olmalarıdır. Bunlar ülkemizin vatandaşıdırlar. Ceplerinde devletimizin verdiği nüfus cüzdanları vardır lakin kendi milletlerine bir turist kadar yabancıdırlar. Cengiz Aytmatov’dan ilhamla ‘mankurt’ diye sıfatlandırdığımız bu kısma mensup tesir elemanları bilgisiz ve cüretkar oldukları için güdülmeye de son derece müsaittirler. Yıllar boyunca vesayetçiler darbelere giden yolları bunların bilgisizlikleri ile döşedi. Yabancı ülkeler emellerine ulaşmak için bunları piyon olarak kullandı. Terör örgütleri kedinin fare ile oynadığı üzere oynadığı bu bireylere kimi vakit istekli avukatlıklarını yaptırdılar. Çok partili demokrasiye geçtiğimiz günden beri bunlar millet ve memleket düşmanlarının en kullanışlı aparatı olmuşlardı. Zira bunlar asla düşünmezler. Yaşananlardan ders çıkarma üzere alışkanlıkları ise esasen yoktur. Ortaya atılan her palavraya atlamak, kimi vakit saldırganlığa kadar varacak biçimde yaymak bunların ruhunda vardı. Kendi yankı odalarından çıkıp içinde yaşadıkları toplumu anlamaya tenezzül dahi etmezler. Yıllarca önyargılarını gerçek zannettiler. Yıllarca geçersiz kaygılarının esiri oldular. Bugün de İslam’ın nüvesini teşkil eden Kelime-i Tevhid’i bilemeyecek kadar cehalet, nefret ve gaflet çukurunda boğuluyorlar. Meğer biraz okusalar, biraz farlı mahallelere kulak verseler şunu çok rahat görecekler. Bu millet asırlarca İlayi Kelimetullah’ın sancaktarlığını yapmış, Allah Allah nidalarıyla cihanı titretmiş, askerine Resulu Ekrem efendimize hürmeten Mehmetçik ismini vermiş, hamuru Müslümanlıkla yoğrulmuş, mayası İslam ile atılmış necip bir millettir.”
“Riyad’dan size ekmek çıkmaz. Tişörtleri farklı bir formda boyamak size bir şey kazandırmaz”
Konuşmasında CHP’ye yönelik tenkitlerde bulunan Erdoğan, “Samimi bir ıstırap ile tabir etmek isterim ki bu kirli oyunun siyasetteki en büyük aparatı da maalesef daima CHP oldu. Şimdilerde oy oranları düşük de olsa kimi diğer partilerin de bu sinsi oyunda rol almak için adeta can attığını görüyoruz. Her şey değişiyor lakin CHP ve şürekasının başrolünü kimseye bırakmadığı toplum ve siyaset mühendisliği senaryoları tıpkı kalıyor. Puslu devirleri takımlı provokatörlerine yine işbaşı yaptırılırken, 30 yıl öncesinin senaryolarının güncellemeye muhtaçlık dahi duyulmuyor. Tekrar hayat usulü, köken, mezhep, inançlar ve semboller üzerinde pis bir oyun oynanmaktadır. Cumhuriyetimiz ve onun kurucusu Gazi Mustafa Kemal her zamanki üzere tekrar istismara en elverişli gereç olarak öne sürülüyor. Halbuki bu milletin ne Cumhuriyet ile ne de Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal ile bir sorunu, zahmeti vardır. Şunu açıkça tabir etmek istiyorum. Bu kavramların gerisine saklanarak siyaset yapmak, hassasiyet emaresi asla değildir. Tam bilakis olur olmaz mazeretlerle bu tarafta yapılan çıkışlar siyasi tükenmişliğin, kirli senaryolarda rol alma gayretkeşliğinin işaretidir. Türkiye bu tuzağa düşmeyecek kadar demokrasisini derinleştirmiş, kalkınmasını ilerletmiş bir ülkedir. Yeniden de önlemi elden bırakmadan bu nahoş senaryoları ve oyuncularını izlemeyi, gerçek niyetlerini ifşa etmeyi sürdüreceğiz. Her karışı terle ve kanla sulanmış vatan toprakları üzerinde ameliyat yapmaya kalkanlara meydanın boş olmadığını, milletimizin istiklaline ve istikbaline sıkı sıkıya sarıldığını göstermek boynumuzun borcudur. Riyad’dan size ekmek çıkmaz. Tişörtleri farklı bir halde boyamak size bir şey kazandırmaz. Samimi iseniz bunu ülke genelinde ulusal ve yerli olarak söz edin” dedi.
“Bu seçimlerde elde edeceğimiz zaferle tıpkı vakitte Özgür efendiyi de özgürleştireceğiz”
“İpleri emperyalist güçlerin elinde olan terör örgütleri ile milletimizle sıkıntısı olan marjinal bölümlerin bize yönelik hasımlıklarını anlayabiliyoruz. Bunların hepsi varoluşlarının gereğini yapıyor” diyen Erdoğan, “Bizi üzen ülkemizin ikinci büyük siyasi partisi hüviyetine sahip CHP’nin Türkiye düşmanlarına kuyruk olmasıdır. Açıkçası CHP uzunca bir müddettir siyaseten iflas etmiş durumdadır. Ne millete umut verebiliyorlar, ne de proje ve vizyon namına ortaya bir fikir koyabiliyorlar. Bu partinin emanetçi Genel Lideri milleti tahkir ve tahrik ederek parti içi iktidar hengamesini unutturmaktan diğer hiçbir işe yaramıyor. Özgür efendinin genel başkanlık macerası daha başlamadan vesayet gölgesi altında bitmeye yüz tuttu. İnşallah 31 Mart seçimlerinde yalnızca kentlerimizi gerçek belediyecilikle buluşturmakla kalmayacağız. Bu seçimlerde elde edeceğimiz zaferle tıpkı vakitte Özgür efendiyi de özgürleştireceğiz. Fakat bunun için öncelikle CHP’nin başındaki zatın sabık genel liderinin yaptığı üzere teröristlere ve destekçilerine sahip çıkmaktan vazgeçmesi gerekiyor. Özgür efendi nerede bir çapulcu varsa, terörist varsa, demokrasi düşmanı varsa ya selam çakıyor, ya gidip sırtını sıvazlıyor. Bölücülere ve uzantılarına her fırsatta boncuk dağıtarak CHP Genel Başkanlığı koltuğuna hangi kurallarda oturtulduğunu ve hangi prangalarla orada tutulduğunun unutturulabileceğini sanıyor. Bu millet ferasetini hafife alan herkese ne yaptıysa Özgür efendiye de birebiri yapacaktır. Biz kendisinin zincirlerinden kurtularak özgürleşmesini tercih ederiz. Aksi takdirde milletimiz onu daha evvelki kaçları üzere siyaset arşivinin tozlu raflarına kaldırarak gereğini yapacaktır. Bu zatın gidişatı şu anda pek de uygun gözükmüyor. Baksanıza daha bismillah demeden anayasal nizama kastetmekten 18 yıl ceza almış bir teröristi adeta cezaevinden meclise tünel kazarak kurtarmanın kaygısına düşüyor. Özgür efendi partisine hakim olmaz, bir halde geldiği koltuğun hakkını vermek yerine bize sataşarak, bize hakaret ederek prim kazanmaya çalışıyor. Fakat boynunda diyet borcuyla siyaset yapılmaz. Zira siyaset her kişinin değil er kişinin karıdır. CHP Genel Başkanlık koltuğuna oturmak vesayet gölgesini ve ayağınıza takılan prangaları kabul ettiğinizde kolaydır. Asıl olan gerçek manada bir siyasi aktör olabilmektir. Özgür efendi siyasi ehliyetini almak istiyorsa bizimle uğraşmak yerine gitsin evvel vasilerinden, efendilerinden, ağababalarından kurtulsun. Sonra kendisi ile özgür bir siyasetçi olarak muhatap olmayı düşünecek arkadaşlarım var” tabirlerine yer verdi. – İSTANBUL
