Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hukuk Siyasetleri Konseyi bünyesinde çalışma hayatına ait mevzuat dağınıklığının giderilmesine yönelik çalışma yaptıklarını belirterek, “Bireysel iş kanunlarına ve ferdî iş hukukuna ait öbür kanunlarda yer alan düzenlemeleri tek bir temel iş kanunuyla bütüncül bir yapıya kavuşturmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede ortaya çıkacak Türk İş Kanunu ile aktifliği ve verimliliği artırabileceğimize inanıyorum.” dedi.
Erdoğan, Türkiye Patron Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından Çırağan Sarayı’nda “Cumhuriyet’imizin 100. Yılında Çalışma Hayatı” temasıyla düzenlenen Ortak Paylaşım Forumu’nda yaptığı konuşmada, teknolojide yaşanan değişimin öteki alanlar üzere çalışma hayatını ve patronları de yakından ilgilendirdiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle dijitalleşme ve yeşil dönüşümü bir ortaya getiren ikiz dönüşümün, çalışma hayatı başta olmak üzere iş gücünü, toplumsal paydaşları, ülkelerin global rekabetini ve dünya ekosistemini etkilediğini lisana getirdi.
TİSK’in riyasetinde oluşturulan Ortak Paylaşım Forumu’nun, değişim sürecini ön alıcı ve kolektif bir anlayışla yürütmeye dönük manalı bir efor olduğunu aktaran Erdoğan, ülkenin çıkarları doğrultusunda tüm bölümleri bir ortaya getirmeye matuf forumun çalışmalarını takdirle karşıladığını tabir etti.
Erdoğan, “Çalışma hayatının Davos’u olarak kabul edilen forumun kamu, emekçi ve patron ortasındaki anlayış birliğini artırarak çalışma hayatının geleceğine ışık tutacağına da inanıyorum.” dedi.
“Cumhuriyet’imizin ikinci asrını Türkiye Yüzyılı gayemize ulaşarak taçlandıracağız”
Bu yıl 5’incisi düzenlenen ve artık klasik hale gelen Ortak Paylaşım Forumu’nun temasının “Cumhuriyet’in 100. Yılında Çalışma Hayatı” olarak belirlenmesinin de son derece isabetli olduğunu aktaran Erdoğan, “Geride bıraktığımız 2023 yılı içinde Cumhuriyet’imizin 100. yılını şanına, manasına, kıymetine yakışır bir biçimde daima birlikte kutladık. Bu vesileyle birçok alanda geçmiş yüzyılın kapsamlı bir değerlendirmesini yaptık. Ayrıyeten gelecek periyoda ait yol haritalarımızı belirledik. Cumhuriyet’imizin ikinci asrını inşallah Türkiye Yüzyılı gayemize ulaşarak taçlandıracağız.” diye konuştu.
Erdoğan, kısa, orta ve uzun vadeli planlarla gayelerine adım adım yürüdüklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Ekonomide önümüzdeki 5 yıla ilişkin yol haritamızı, 12. Kalkınma Planı, Orta Vadeli Program ve 2024 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’yla şekillendirdik. Bunun yanında 12. Kalkınma Planı’nda birinci defa ülkemizin 2053 vizyonunu da ayrıntılandırdık. Hem orta vadeli programın hem de 12. Kalkınma Planı’nın hazırlık safhasında iş dünyamızla çok yakın istişarelerde bulunduk. İnşallah uygulama etabında da yeniden sizlerle istişare ve diyalog içinde olmayı sürdüreceğiz. İktisat idaresini emanet ettiğimiz arkadaşlarımıza gereken takviyesi daima verdik, veriyoruz. Bugün de kendilerine ve siyasetlerine itimadımız tamdır. İktisatta alınan kararların tüm jeopolitik risklere ve belirsizliklere karşın meyvelerini vermeye başladığını memnuniyetle görüyoruz.”
“Önümüzdeki yılın olumlu gelişmelere sahne olacağını düşünüyorum”
Son 6 aylık periyotta memleketler arası sermaye girişinin hızlandığına işaret eden Erdoğan, rezervlerin güçlendiğini, ani kur hareketlerinin azaldığını, finansman şartlarının güzelleştiğini belirtti.
Erdoğan, Merkez Bankası toplam rezervinin tarihinin en yüksek düzeyine çıkarak toplamda 145,5 milyar doları bulduğunu kaydetti.
İhracatta Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdıklarını vurgulayan Erdoğan, “Orta Vadeli Program’ımızın en temel önceliği olan enflasyon sorununun tahlili için ağır çaba sarf ediyoruz. Biliyorsunuz 2023 enflasyonumuz yüzde 64,8 olarak gerçekleşti.” sözlerini kullandı.
Erdoğan, hem çekirdek hem manşet enflasyonun son aylardaki düşüş eğiliminin Orta Vadeli Program ile uyumlu olduğunu belirterek, “Enflasyondaki ivme kaybının tesirleri bilhassa yılın ikinci yarısında daha net hissedilecektir. Önümüzdeki yılın bu bakımdan herkesi şaşırtan olumlu gelişmelere sahne olacağını düşünüyorum.” dedi.
Geçen yıl ulusal gelirin yüzde 5,4’ü seviyesinde gerçekleşen cari açığı bu yıl yüzde 4’e, gelecek yıl yüzde 3’lü ve sonraki yıl da yüzde 2’li düzeylere kadar geriletmekte kararlı olduklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Gümrük Birliğini güncelleyerek Avrupa’yla ticari bağlantılarımızı, etraf ve teknoloji alanındaki standartlarımızı yükselterek geliştireceğiz. Hükümetlerimizin alameti farikası olan mali disiplinden taviz vermeyecek, dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm, yapısal ıslahatlar üzere alanları daha da güçlendireceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankasının izlediği siyasetlerle birlikte finansman maliyetlerinin arttığını gördüklerini belirterek, “İş dünyamıza yardımcı olmak için yatırımı ve ihracatı destekleyici daha düşük maliyetli finans imkanları oluşturmanın uğraşındayız. Bilhassa yatırım taahhütlü avans kredileri bu imkanlardan yalnızca biridir.” değerlendirmesinde bulundu.
Hem Eximbank kredilerini hem de genel bankacılık sisteminde ihracata verilen dayanakları artırmaya uğraş ettiklerini kaydeden Erdoğan, reeskont kredilerinin maliyet oranlarını ortalamanın epey altında tuttuklarını aktardı.
Erdoğan, her global krizin, Türkiye’nin önüne büyüme ve rekabet liginde üst sıralara çıkma konusunda yeni fırsatlar getirdiğini belirterek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Siyasi belirsizliklerin azalması, öngörülebilirliğin artması, itimat ve istikrar ortamının derinleşmesi, amaçlarımıza ulaşmamızı kolaylaştıracaktır. Ülkemizin risk priminin düşmesi ve gerçek bölümün uzun vadeli finansmanlara erişim yollarının çeşitlenmesi, bu doğrultuda ümit verici gelişmelerdir. Doğal bu fotoğraf içinde bizi en çok sevindiren konu ekim ayı bilgilerine nazaran istihdamın bir evvelki yılın tıpkı periyoduna nazaran 812 bin artışla 32 milyona ulaşmasıdır. İnşallah bunu koruyacak ve daha da geliştireceğiz. Bizim için en değerli konu vatandaşımızın konutuna ekmek götürmesini, kendisini ve ailesini muhannete muhtaç etmeden yaşamasını temin edecek bir işinin kesinlikle olmasıdır.”
“Yeniden İstanbul’u inşa ve ihya edeceğiz”
Türkiye’nin istihdamına yaptıkları katkıları hasebiyle TİSK mensuplarına bir kere daha şahsı ve milleti ismine teşekkür eden Erdoğan, şöyle devam etti:
“Ülkemizin her alanda nereden nereye geldiğini en âlâ sizler biliyorsunuz. Büyük bir gururla söz etmek isterim ki Türkiye’nin son 21 yılı, Cumhuriyet devrinin altın yılları olarak şimdiden tarihe geçmiştir. Ulaştırmadan turizme, savunma sanayinden teknolojiye, etraf ve şehircilikten terörle uğraşa, sağlıktan memleketler arası yatırımlara kadar aklınıza gelebilecek her alanda çok büyük dönüşümlere imza attık. Kentlerimizin çehresini büsbütün değiştirdik. Ülkemizi kaç yılların getirdiği ihmallerin, eksiklerin utancından kurtardık.”
Erdoğan, İstanbul’u çöp, çukur, çamurdan kurtardıklarını hatırlatarak, “Burada yaptığımız yeniden memleketler arası bir toplantıda o vakit dediler ki ‘Dünyada İstanbul pak kent noktasında 1 yahut 2 numaradır.’ Bunlar durup dururken olmadı. Hızla çöpten, çukurdan, çamurdan, İstanbul’umuzu kurtardık.” diye konuştu.
Şu anda İstanbul’un artık o günlerine yine dönmek istediğini tabir eden Erdoğan, “Onun için artık bizim için mottomuz ‘Yeniden İstanbul.’ Buna mecburuz. ‘Yeniden İstanbul’u inşa ve ihya etmeye mecburuz. Onun için olağan çok çalışacağız, çok uğraş edeceğiz ve tekrar İstanbul’u inşa ve ihya ederek yolumuza devam edeceğiz.” değerlendirmesini yaptı.
“Hep adaletten ve hakkaniyetten yana olduk”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yalnızca 21 yılda milletin asırlık eksiklerini tamamladıklarını, hayal edilen kaç yapıtları ve projeleri gerçeğe dönüştürdüklerini belirtti.
Bu tarihi dönüşümden çalışma hayatının da nasibini aldığını aktaran Erdoğan, “Burada saymaya kalksak saatler sürecek birçok düzenlemeyi, kaç ıslahatları sizlerle işbirliği içinde hamdolsun hayata geçirdik. İşçilerimizin fiyat ve çalışma kurallarını güzelleştirirken, patronlarımızın hak ve hukukunu da muhafazaya ihtimam gösterdik.” dedi.
Birileri üzere büsbütün ideolojik sebeplerle patron tersliği yapmadıklarını vurgulayan Erdoğan, “Birileri üzere istihdam sağlayan yatırımcılarımıza düşmanlık da yapmadık. Daima adaletten ve hakkaniyetten yana olduk. Hayata taalluk eden her bahis üzere çalışma hayatı da vakitle yenilenmesi, aktüel gereksinimler çerçevesinde reforme edilmesi gereken bir alandır.” sözlerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Hukuk Siyasetleri Heyetimiz bünyesinde çalışma hayatımıza ait mevzuat dağınıklığının giderilmesine yönelik bir çalışma yapıyoruz. Kişisel iş kanunlarına ve kişisel iş hukukuna ait başka kanunlarda yer alan düzenlemeleri tek bir temel iş kanunuyla bütüncül bir yapıya kavuşturmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede ortaya çıkacak Türk İş Kanunu ile aktifliği ve verimliliği artırabileceğimize inanıyorum. Hazırlıklarımızı tekemmül ettirdikten sonra inşallah bu sıkıntıyı Meclis’imizin ve kamuoyumuzun takdirine sunacağız.”
Ortak Paylaşım Forumu’nun başarılı geçmesini, ülke, millet ve iktisat için hayırlara vesile olmasını dileyen Erdoğan, Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanlığı ile Türkiye Patron Sendikaları Konfederasyonunu foruma öncülük ettikleri için tebrik etti.
Deprem bölgesinde yaşayan çocukların görüntü bildirisi izletildi
Törende, emekçiler, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a el işlemeli vagon figürlerinin bulunduğu ikram verdi.
TİSK İdare Konseyi Lideri Özgür Burak Akkol da Erdoğan’a zelzele bölgesinde yaşayan çocuklar tarafından yapılan bir armağan takdim etti.
Deprem bölgesinde yaşayan çocukların görüntü iletisinin da izletildiği merasim, Çalışma ve Toplumsal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın “Birlikte mümkün” yazılı sınır tablosunun Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da armağan edilmesiyle sona erdi.
(Bitti)
