SEYFİ ÇELİKKAYA
Büyükbaş hayvanlarda görülen Şap hastalığı nedeniyle Kayseri, Sivas ve Tokat vilayetlerinde canlı hayvan pazarları kapatıldı. Yozgat’ta hastalığın hayvanlara bulaşmaması için kontroller artırılırken, bir köyde vilayet dışından getirilen hayvanda görülen hastalık nedeniyle lokal karantina uygulaması başlatıldı.
Yozgat’ın hudut vilayetlerinden üçünde şap hastalığı nedeniyle canlı hayvan pazarları kapatıldı, hastalığın vilayet genelindeki hayvanlara sıçramasını önlemek gayesiyle önlemler artırıldı. Türkiye’nin değerli tarım ve hayvancılık merkezlerinden biri olan Yozgat’ta vilayet genelindeki hayvanların aşılarının vaktinde yapıldığı, yapılan alan taramasında hayvanlarda rastgele bir hastalıkla karşılaşılmadığı kaydedildi. Bir köyde ise vilayet dışından getirilen büyükbaş hayvanda şap hastalığı tespit edildi. Hastalığın görüldüğü hayvanın kaldığı ahır ve ilişkilerinde lokal karantina uygulanası başlatıldı. Tarım müdürlükleri ile birlikte belediye ve güvenlik ünitelerini denetimlerini artırarak, hastalık olan ve menşei belirli olmayan, sıhhat raporu bulunmayan hayvanların vilayet hudutlarından girişine müsaade verilmediği bildirildi.
“ÇEVRE VİLAYETLERİMİZDE HASTALIK OLDUĞUNU HEPİMİZ BİLİYORUZ”
Yozgat’ın Sorgun İlçesi Canlı Hayvan Pazarı’nda İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü takımları, hayvanları sıhhat denetiminden geçirip, besicileri bilgilendirdi. Hayvan alım-satımı için pazara gelen besicilerden Ahmet Demirel, şöyle konuştu:
“Hayvancılıkla uğraşıyorum, büyükbaşla. Bizim pazarımızda rastgele şu an için bir külfet yok. Ortalıkta şap hastalığı var mı, var ancak öldürücü hastalık yok, Allah’a çok şükür. Etraf vilayetlerimizde hastalık olduğunu hepimiz biliyoruz, var da. Buraya gelecek hayvanlar da rastgele bir ıstırap olursa biz yetkili vatandaşlara bildireceğiz. Şu an için bir ıstırap yok. Biz vatandaş olarak buradan ekmek yiyoruz. Kapanmasını istemiyoruz. Tüm vilayetlerdeki vatandaşlarımıza da duyuru olsun; Yozgat genelinde bu türlü bir problemimiz yok. İlçe müdürlüğümüz her hafta gelip burada hayvanlarımızı, pazarlarımızı denetim edip bırakıyorlar.”
“HEPİMİZİN KEDERİ VAR. HERKESİN BORCU, KEDERİ VAR”
Çevre vilayetlerde canlı hayvan pazarlarının kapatılmasının akabinde Yozgat’ta da kapatılma ihtimaline reaksiyon gösteren besicilerden Murat Caner, “Şu anda ıstırabımız yok. Esasen daha evvel aşılarımızı yaptırdık, şu anda kasvetimiz, neyimiz yok. Her hafta da veterinerler geliyor, pazarımızı denetim ediyor. Şu anda Bizim hayvanlarımızda kahır yok. Pazarımızın kapanmasını istemiyoruz. Kapanırsa düzgün olmaz. Biz buradan üç beş kuruş ekmek yiyoruz. Hepimizin borcumuz var. Hepimizin kederi var. Herkesin borcu, sıkıntısı var. Kapanmasını istemiyoruz. Şu anda da hastalık yok. Zati her Perşembe veteriner arkadaşlar geliyor, buradan denetim ediyor, bakıyorlar. Tabak mabak diye bir şey var mı diye, şap hastalığı yok” diye konuştu.
Mehmet Sait Demir de, “Ben Sarıkayalıyım, Sorgun hayvan pazarına daima gelip gidiyoruz. İç Anadolu’da çabucak hemen her pazara gidip geliyoruz, esnafız yani. Artık bir söylenti var, genel olarak bir söylenti var ancak bizim burada o denli bir şey yok. Daha biz o denli bir şeye rastlanmadık. Pazarımızın aslında veterineri var, belediyenin veterineri var. Rastgele her hastalıklarla ilgili daima veterinerimiz dolanıyor, bakıyor. O denli bir şey olursa aslında gereken şeylerle ilgileniyorlar. Biz o denli bir şey görmedik. Şap hastalığı ile ilgili de biz bir şey görmedik daha. Civar pazarlara neyle gidiyoruz? Bizim burada o denli bir şey görmedik” dedi.
“ETİN KİLOSU YARGILANIYOR, KİMSE YEMİ YARGILAMIYOR”
Pazarda canlı hayvan alım-satımı yapan Erdoğan Pembe, hayvancılıkta artan maliyetlerden yakındı, pazarın kapanmasının hayvancıları daha da zora sokacağına vurgu yaptı. Pembe, “Pazarımız kapanınca neyle geçineceğiz? Çocuklarımızı okula gönderemeyiz. Yemcilere ödeye yapamayız. Bankalara, senetleri ödeyemeyiz. Olduk biraz sahtekar. Etin kilosu yargılanıyor, kimse yemi yargılamıyor. 20 liraya aldığımız baht domatesler 400 bin lira oldu. Kimse yemi yargılamıyor. Bir kilo et üç senede meydana geliyor. Kimse bunu söylemiyor. Üç senede yetişiyor bir kilo et. Şu vaziyetimize bak. Hayvancı ölüsüne ağlayamıyor, mezarına gidemiyor. Hala da etin peşine düşmüş millet” diye konuştu.
Besici Fazilet Bulduk, pazarda hayvanını ziyan ederek sattığını belirtti, artan girdi maliyetleri nedeniyle sıkıntı günler yaşadıklarını anlattı. Bulduk, “45’e aldım 42’ye verdim. Piyasa düştü. Vallahi abi mazota artırım, ete artırım, yeme artırım, damızlığa artırım yok” diyerek reaksiyonunu lisana getirdi.
