MUSTAFA USTA
Sinoplu üretici Serkan Genç, “Şu anda biz para kazanmıyoruz. Yalnızca karnımızı doyuruyoruz. Bu ülkede mesken kiraları 15 bin lira olmuş. Tek başına geçinen bir adamın imkanı yok tek başına geçinmesinin. Artık bir pazara çıksan tam teşkilatlı tereyağını, sütünü, yumurtanı alsan 1 buçuk 2 bin liradan aşağı çıkamazsın. Bunlar çok büyük rakamlar” dedi. Üretici Mehmet Asna ise; “Kazandığımız para bize yetmiyor. Doğruyu konuşmak gerekirse sorundayız. Mazot, gübre, personel maliyetleri pahalı” diye konuştu.
Sinop’ta vatandaşlar ve üreticiler artan maliyetlerden kaygı yandı. Üretici Rasim Genç, “Pazar değerli. Emekliye ne verdiler de yetsin. Yetmiyor tabi. 5 lira para verdiler, o para köye varmadan bitecek. Mazot kıymetli, herşey kıymetli. Marketlerdeki fiyatlar kim bilir ne oldu?” biçiminde konuştu.
“AYDA 8 PAZAR VAR, 4’ÜNE ÇIKSAN ASLINDA 7-8 BİN LİRA KONUT MATERYALİ YAPAR”
Kapalı pazar yerindeki üreticiler ve alışverişe gelen vatandaşlar şunları söyledi:
-Sinoplu üretici Serkan Genç, “Şu anda biz para kazanmıyoruz. Yalnızca karnımızı doyuruyoruz. Alım gücü şu anda sıfır üzere bir şey. Bir mantar 100 lira. Bu ülkede mesken kiraları 15 bin lira olmuş. Tek başına geçinen bir adamın imkanı yok tek başına geçinmesinin. Artık bir pazara çıksan tam teşkilatlı tereyağını, sütünü, yumurtanı alsan 1 buçuk 2 bin liradan aşağı çıkamazsın. Bunlar çok büyük sayılar. Ayda 8 Pazar var, 4’üne çıksan aslında 7-8 bin lira konut gereci yapar. Bu gerçekten güzel değil, uyguna de gitmiyor. Allah sonumuzu hayır etsin. Fiyatlara reaksiyon veren vatandaşlar çok derecede var. Biberin kilogramı olmuş 80 lira. 250 gram alsan 30-35 lira. Muhtaçlık ancak alamıyor. Müşteri şikayetçi ve yansıyı bize gösteriyor. Güya biz yapmışız üzere. Masraflar ağır, çok yüksek.”
“HER ŞEY UÇTU GİTTİ, ÇOK ZAMLANDI”
-Üretici Mehmet Asna, “Fiyatlardan mutlu değiliz. Her şey uçtu gitti, çok zamlandı. Şu anda köylünün karı biraz daha problemli. Kazandığımız para da bize yetmiyor. Doğruyu konuşmak gerekirse sorundayız. Mazot, gübre, emekçi maliyetleri değerli. Biz bunların hepsini halka yansıtamıyoruz.”
-Üretici Hadiye Lüle, “Genel durum çok kıymetli. Sabahtan beri kara lahanalarımı bile satamadım. Benim ineğim yok, sütüm, yoğurdum da yok. Nereden para kazanacağım? Müşteriler fiyatlara kıymetli diyor. Kazandığımızla da alışveriş yapıp meskene gidiyoruz.”
-Üretici Salih Karaman, “Sabah 5’te gelip akşam 8’de gidiyoruz. Kazandığım para beni şad etmiyor.”
-Üretici Rasim Genç, “Pazar kıymetli. Emekliye ne verdiler de yetsin. Yetmiyor tabi. 5 lira para verdiler, o para köye varmadan bitecek. Mazot kıymetli, her şey değerli. Marketlerdeki fiyatlar kim bilir ne oldu?”
“BUGÜN PAZAR ÇANTAMI 700 KÜSÜR LİRAYA DOLDURDUM”
-Pazara alışverişe gelen Mehmet Ünal, “2 yıl evvel pazar alışverişine geldiğim vakit simit 1 liraydı. Haydi 2 lira olsun. Şu anda simit 10 lira. Bugün pazar çantamı 700 küsür liraya doldurdum. Ben haftada 2 Pazar yapıyorum bu da 1400 lira eder. Ayda 3 bin lira yapar. Aldığım emekli maaşı ne? 8 bin lira. Bunun doğalgazı var, elektriği var. Pazar esnafını denetleyen de yok. Şu pazarda köylünün elinden alıp 2’nci, 3’üncü fiyata satıyorlar. Ne vergi denetlemesi var, ne bir şey var. Bunların denetlenmesi lazım. Faturalı malın girişiyle çıkışı ortasında aşikâr bir oranda fiyat belirlenir ona nazaran satılır. Oraya gidiyorsun 10 lira, öteki tarafa gidiyorsun 15 lira. Denetleme olmadığı surece bu işin önüne geçilmez.”
“2-3 SENE EVVEL TORUNLARIMA AZ ÇOK BAKIYORDUM, ŞU ANDA 5 KURUŞ PARA BİLE VEREMİYORUM”
-Pazara alışverişe gelen Fatma Uzun, “Mazot bilmem kaç liraya çıktı. Emekli derseniz çukura düştü. Alım gücü de yok. Tek olduğum halde geçinemiyorum. 7 buçuk bin lirayla nasıl geçineyim? O da 10 bin mi oldu ne bilmiyorum. 10 bin lirayı alsınlar da kendi başlarına çalsınlar. 2-3 sene evvel torunlarıma az çok bakıyordum, şuanda 5 kuruş para bile veremiyorum.”
