E-Serisi, 75 yılı aşkın bir müddettir orta sınıf lüks sedan dünyasında standartları belirliyor. Mercedes-Benz, 2023 yılında bu segmentte büsbütün yeni bir sayfa açıyor: Yeni E-Serisi, içten yanmalı motordan elektrikli güç-aktarma sistemlerine geçişe işaret ediyor. Ayrıyeten yeni elektronik mimarisiyle kapsamlı bir dijital kullanıcı tecrübesi sağlıyor. Türkiye’de birinci olarak E 220 d 4MATIC ve Türkiye için özel olarak üretilen E 180 motor seçenekleri sunulacak.
Yeni E-Serisi, klasik üç hacimli sedan gövde orantılarına (Uzunluk: 4.949 mm, Genişlik: 1.880 mm, Yükseklik: 1.468 mm) sahip. Kısa ön aks uzantısına sahip arabada, uzun kaputu hayli geride konumlandırılan kokpit takip ediyor. Geride konumlandırılan art kabin tasarımı, kendisini uyumlu bir biçimde takip eden bagaj uzantısına sahip. 2.961 mm uzunluğundaki aks uzaklığı, bir evvelki jenerasyon E-Serisi’ne nazaran 22 mm daha uzun.
Üç boyutlu radyatör ızgara
Mercedes-EQ modellerinin radyatör panelini andıran parlak yüzey, tekrar tasarlanmış sportif farlar ve radyatör ızgarası ortasında estetik bir irtibat noktası misyonunu üstleniyor. Üç boyutlu olarak tasarlanan radyatör ızgarası, dış yer tasarım konseptine bağlı olarak yenilikçi, klasik yahut sportif bir görünüm kazanabiliyor. Standart olarak sunulan yüksek performanslı LED farların yerine opsiyon olarak da DIGITAL LIGHT, tercih edilebiliyor. Hangi far çeşidi tercih edildiği fark etmeksizin, tasarımı gündüz ve gece her an kendisini fark ettiriyor. Mercedes-Benz’in bir tasarım geleneği olan ve kaş çizgisini andıran far tasarımı yeni E-Serisi’nde de kendisini gösteriyor. Arabanın kaputunda sportifliğe vurgu yapan güç kubbeleri yer alıyor.
Otomobilin profilden görünümü, geride konumlandırılan kabin sayesinde, ahenkli gövde orantılarını gözler önüne seriyor. Opsiyon olarak Mercedes-Benz modellerinde kullanılan saklı kapı kolları alınabiliyor. Yan cephede yer alan karakteristik çizgiler arabanın sportif karakterini vurguluyor.
Arka cephede yeni bir kontüre ve özel dizayna sahip iki modüllü LED art lambalar göze çarpıyor. Her bir art lambada yer alan Mercedes-Benz yıldız motifi günün her anında kendisini gösteriyor.
Ön konsol, iç yeri eşsiz bir dijital tecrübeye hazır hale getiriyor. E-Serisi isteğe bağlı ön yolcu ekranı ile donatıldığında, MBUX Superscreen’in geniş cam yüzeyi merkezi ekrana kadar uzarak bütüncül bir görünüm sağlıyor. Şoförün görüş alanında yer alan büsbütün dijital gösterge paneli görsel olarak bu yapıdan ayrılıyor. Yolcu ekranı olmayan versiyonlarda ekranın yerini farklı seçeneklerde sunulabilen süslemeler alıyor. Görsel olarak ayrışan merkezi ekran, bu panelin içbükey yüzeyinin üzerinde süzülüyormuş tesiri yaratıyor.
64 renkli ambiyans aydınlatması
Gösterge panelinin ön kısmı, 64 renkli ambiyans aydınlatması ile aydınlatılıyor. Işık şeridi, ön panelde geniş bir yay çizdikten sonra A sütunlarını aşıp kapılara kadar uzanarak iç yerdeki ferahlık hissini güçlendiriyor. Kapı panellerinin üst kısmındaki havada süzülüyor üzere görünen kumanda ünitesi ekranların cam yüzeylerinin görünümüyle eşleşiyor.
Ön kolsolla homojen bir dizayna sahip orta konsol, ön konsolun alt kısmıyla düz bir çizgi halinde birleşiyor. Kapaklı ve bardak tutuculu eşya gözü, ön tarafta üç boyutlu olarak şekillendirilen üniteye entegre edilmiş durumda. Orta konsolun art kısmında yumuşak yapıda bir kol dayama bölgesi yer alıyor.
Kapı orta paneli, içbükey bir kıvrım sayesinde kesintisiz bir halde kolçakla birleşiyor. Elektrikli cam kumandalarına ve kapı kollarına yer veren ön kısım, metalik ayrıntıları ile arabanın sahip olduğu ileri teknolojiyi görsel olarak vurgulayan bir öge larak tasarlandı. Koltuklardaki oturma yüzeyinin ve sırt bölgesinin konturları, şık bir akış oluşturacak formda içten dışa uzanıyor. Ayrıyeten katmanlı tasarım sayesinde koltuğun tabanı yer üzerinde süzülüyor hissi uyandırıyor. Girintili dikey çizgiler, üst yanlışsız genişleyerek dış konturu takip ediyor. E-Serisi, iç yer genişliğinde sınıfının önde gelenlerinden. Şoför, bir evvelki modele nazaran 5 mm daha fazla baş arasına sahip. Art koltuktaki yolcular ise 2 cm artan aks aralığından yararlanıyor. Diz uzaklığında 10 mm ve bacak arasında 17 mm artışın yanında art dirsek genişliği de 1.519 mm üzere kıymetli bir artış vaat ediyor. 25 mm’ye ulaşan bu artış neredeyse bir S-Serisi kadar bir alan sunuyor. Bagaj hacmi ise 540 litreye kadar çıkıyor.
Dördüncü jenerasyon Plug-In Hibrit sistem
Sistematik elektrifikasyon ve akıllı hacim küçültme tahlilleri sayesinde yeni E-Serisi tüm motor seçenekleriyle verimlilikte yeni standartlar belirliyor. Motor seçeneklerinin yarısı dördüncü jenerasyon Plug-In Hibrit sistemlerden oluşuyor. Sunulan altı motor seçeneğinden üçünde içten yanmalı motorun avantajlarını elektrikli bir otomobilinkilerle birleştiriyor.
İçten yanmalı motorlar yeni modüler Mercedes-Benz motor ailesi FAME (Modüler Motorlar Ailesi), sıralı dört silindirli yahut altı silindirli motorlardan oluşuyor.
Hem dizel hem de akaryakıtlı motorlar, turbo besleme dışında entegre bir marş jeneratörü (ISG) ile destekleniyor. Münasebetiyle bu motor seçenekleri birer yarı hibrit. Yeni batarya teknolojisi sayesinde elektromotorlar 15 kW yerine 17 kW ek güç ve 205 Nm ek tork sunuyor.
Türkiye pazarında birinci etapta E 180 ve E 220 d 4MATIC olmak üzere biri akaryakıtlı ve dizel iki farklı motor seçeneği sunulacak.
Türkiye pazarına özel E 180 M 254 motor NANOSLIDE® silindir kaplaması yahut CONICSHAPE® silindir honlaması dahil en gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor. Arttan itişli oluşuyla sportif bir sürüş tecrübesi sunan E180, 167 beygir gücünde (25 kW) içten yanmalı akaryakıtlı motorun yanı sıra, 22 beygir gücünde (17 kW) elektrik motoruyla, yalnızca dünya üzerinde yalnızca Türkiye’de sunulacak.
E 220 d 4MATIC (WLTP: ortalama yakıt tüketimi: 5,7-4,9 lt/100 km, ortalama CO2 emisyonu: 149-130 gr/km) versiyonundaki OM 654 M da gelişmiş motor teknolojilerini bünyesinde barındırıyor ve yüksek verimlilik düzeyiyle dikkat çekiyor. Her iki motorda da standart olarak 9G-TRONIC otomatik şanzıman sunuluyor.AIRMATIC ve art aks yönlendirmesi ise opsiyonel olarak geliyor.
Beş kollu bağımsız art aks
Yeni E-Serisi çevikliği ve yüksek yol tutuşunu büyük oran her biri dört denetim kolu tarafından hassas bir halde yönlendirilen ön tekerler sayesinde sağlıyor. Beş kollu bağımsız art aks ise düzlüklerde üstün bir stabilite sağlıyor. Ön akslardaki yaylar ve amortisörler tek bir payandada birleşerek tekerleklerin yönlendirilmesinde misyon almıyor. Böylelikle, süspansiyon sistem hassas reaksiyonlar verebiliyor. Ön yardımcı şasi ve art aks taşıyıcısı, süspansiyon ve gövdeyi titreşim ve gürültüden arındırıyor. Yeni E-Serisi’nin ön iz genişliği 1.634 mm ve art iz genişliği 1.648 mm ölçülerine sahip. Ayrıyeten tekerlekler 21 inçe kadar farklı jant seçenekleri ile donatılabiliyor.
Yeni E-Serisi’nde opsiyonel olarak teknik paket sunuluyor. Teknik paket, ADS+ daima ayarlanabilir amortisörler ve art aks yönlendirmesine sahip çok taraflı AIRMATIC havalı süspansiyon sistemini içeriyor. Bu nedenle her vakit adaptif sönümleme sistemi ADS+’a sahip AIRMATIC süspansiyon, yüksek bir hassasiyette azamî konforu sağlıyor. AIRMATIC ayrıyeten düzey denetim fonksiyonu ile araç yükünden bağımsız olarak arabanın yerden yükseklini sabit meblağ yahut istenen düzeyde değişiklik yapabilmeyi sağlamakta. Yeni E-Serisi, opsiyonel olarak sunulan art aks yönlendirmesi ve buna eşlik eden daha doğrusal oranlı ön aks direksiyon oranı ile çevik ve istikrarlı sürüş özellikleri sergiliyor. 4,5 dereceye direksiyon açısına sahip art aks, dönüş çapını azami 90 santimetre azaltabiliyor. 4MATIC versiyonlarda dönüş çapı 12,0 metre yerine 11,1 metre düzeyine inerken, geriden itişli versiyonlarda 11,6 metreden 10,8 metreye düşüyor.
Yeni E-Serisi’nde müzik, oyunlar ve birçok içerik neredeyse tüm duyularla deneyimlenebiliyor. İç yerdeki dijital yenilikler sayesinde E-Serisi artık daha akıllı. Ayrıyeten şahsileştirme ve etkileşimde büsbütün yeni bir boyut açıyor. Yeni E-Serisi, sahip olduğu yazılım odaklı anlayış sayesinde analog donanımları azaltarak elektronik altapısını daha dijital bir noktaya taşıyor.
Önceden farklı başka süreç gören bilgisayar işlevleri artık tek bir işlemcide birleşiyor. Böylelikle ekranlar ve MBUX cümbüş sistemi, çok güçlü bir merkezi araç bilgisayarını paylaşıyor. Daha süratli gerçekleşen bilgi akışı sayesinde sistemin çalışma performansı artıyor.
Burmester® 4D surround ses sistemi
Yeni E-Serisi’nde yer alan yapay zeka sayesinde MBUX, çok sayıda bilgi-eğlence, konfor ve araç fonksiyonu için şahsileştirilmiş teklifler sunuyor. Sıfır katmanlı tasarım ile kullanıcı, alt menüler ortasında gezinmek yahut sesli komut vermek zorunda kalmıyor. Duruma bağlı ve bağlamsal olarak, uygulamalar görüş alanında en üst seviyede görünüyor. Böylelikle, bir işleve ulaşmak zahmetsiz bir hal alıyor. Opsiyonel olarak sunulan MBUX Navigasyon için arttırılmış gerçeklik sayesinde grafik navigasyon ve trafik bilgilerini canlı imgelerin üzerine yerleştiriyor.
Şimdiye kadar çoğunlukla telefon uygulamaları, kullanıcının akıllı telefonundan bilgi-eğlence sistemine yansıtmasıyla ulaşılabiliyordu. Apple Car Play yahut Android Auto, araç hareket halindeyken taşınabilir aygıtın belli fonksiyonlarının orta ve yolcu ekranında kullanılmasını sağlıyor. Mercedes-Benz’deki yazılım uzmanları, üçüncü parti uygulamalarının yüklenmesine müsaade veren yeni bir uyumluluk katmanı geliştirdi.
Yeni E-Serisi ile iki farklı ses sistemi sunuluyor. Standart ses sistemi 7 hoparlör ve 5 kanal 125 Watt amplifikatörden oluşuyor. Opsiyon olarak Burmester® 4D surround ses sistemi alınabiliyor. Burmester® 4D surround ses sistemi, 21 hoparlör ve 15 kanal 730 Watt amplifikatör ile çok daha gelişmiş bir ses kalitesi sunduğu üzere ön koltuklardan verilen bas titreşimleri sayesinde müzik dinlemeyi fizikî bir tecrübe haline dönüştürüyor
Ses Görselleştirme fonksiyonuna sahip yeni 64 renkli ambiyans aydınlatması sayesinde yeni E-Serisi kullanıcıları, müziği üç duyu ile deneyimleyebiliyor. Müzik ve sinema yahut uygulama seslerini (istenirse Dolby Atmos® teknolojisi ile) duyabiliyor, hissedebiliyor (opsiyon olarak sunulan Burmester® 4D surround ses sistemindeki ses rezonansı dönüştürücüler aracılığıyla) ve ayrıyeten görebiliyor. Birinci defa E-Serisi ile sunulacak olan görselleştirme, 64 renkli ambiyans aydınlatmasının ışık şeridinde gerçekleşiyor. Örneğin, süratli vuruşlar süratli ışık değişikliklerine neden olurken, akıcı ritimler yumuşak bir formda birleşen aydınlatma yaratabiliyor.
Eğlence tecrübesi ön yolcu için her vakit etkileyici. Ön yolcu, opsiyonel olarak sunulan kendine ilişkin ekranda TV yahut görüntü akışı üzere dinamik içerikleri izleyebiliyor. Gelişmiş kamera tabanlı müdafaa sayesinde şoförün ekranı izlediği durumlarda otomatik olarak kararak, eğlenceyi bölmeden inançlı sürüşün keyfini sunuyor.
THERMOTRONIC üç bölgeli otomatik klima sistemi
MBUX sesli komutlar ile daha da fonksiyonel hale geliyor. “Sadece Konuş” fonksiyonuyla artık akıllı sesli komut “Hey Mercedes” olmadan da etkinleştirilebiliyor. Fonksiyon etkinleştirildiğinde, ekranda kırmızı bir mikrofon simgesi arabanın hazır olduğunu ve komut beklediğini gösteriyor.
Mercedes-Benz, kullanıcıların hangi konfor sistemlerini nizamlı olarak kullandığını öğrenmesi için yapay zeka (AI) üzerinde çalışıyor. Yapay zekanın tıpkı şartlar altında çeşitli fonksiyonları otomatikleştirmesi amaçlanıyor. Böylelikle şahsileştirilmiş otomasyon oluşuyor. Mercedes-Benz, şimdiden epey gelişmiş olan bu yeniliği ‘rutin’ olarak isimlendiriyor.
Yeni E-Serisi’nin lansmanıyla, kullanıcılar standart rutinler için şablonlar kullanabilecek. Ayrıyeten rutinleri kendileri oluşturma seçeneğine de sahip olacaklar. Kullanıcılar bunu yaparken, çeşitli fonksiyonları ve şartları birbirine bağlayabiliyor. Örneğin, “İç sıcaklık on iki santigrat derecenin altındaysa, koltuk ısıtmasını aç ve ortam aydınlatmasını sıcak bir turuncuya ayarla” formunda komutlar verebiliyorlar.
THERMOTRONIC üç bölgeli otomatik klima sistemi (opsiyonel ekstra) ile dijital havalandırma denetimi, konfor tecrübesini daha da ileri taşıyor. Ön havalandırma ızgaralarını istenen havalandırma tipine nazaran otomatik ayarlıyor. İstenen bölgeyi klima ekranında işaretlediğinizde hava çıkışları otomatik olarak bölgeye yöneliyor ve dilenen havalandırmayı zahmetsizce sağlıyor. Bölge seçimi her koltuk için yapılabiliyor. Bunun yanında, havalandırma ızgaraları yalnızca otomatik değil, el ile de ayarlanabiliyor.
E-Serisi’nin standart sürüş dayanak sistemleri ortasında ATTENTION ASSIST, Faal Fren Yardımcısı, Faal Şerit Takip Yardımcısı, Park Paketi, Geri Görüş Kamerası ile Faal Sürat Hududuna Otomatik Uyarlama Yardımcısı üzere fonksiyonlar yer alıyor. Sürüş dayanak sistemlerinin durumu ve aktifliği, şoför ekranının yardım modunda tam ekran olarak gösteriliyor.
ATTENTION ASSIST, kamera sayesinde şoför ekranında (opsiyonel ekstra) dikkat dağınıklığı uyarısı sunuyor. Örneğin Sürüş Yardım Paketi PLUS (opsiyonel) kapsamında sunulan Etkin Direksiyon Yardımcısı arabası şeritte tutmaya yardımcı oluyor. Daha evvel otoyollarda olduğu üzere, E-Serisi artık kent içi yollarda da durduktan sonra otomatik olarak kalkış yapabiliyor. Ayrıyeten şerit işaretleri net görülemediği için Faal Direksiyon Yardımcısının kullanılamadığı vakitlerde, bunu direksiyon simidindeki titreşimlerle şoföre bildiriyor.
Standart cam hava yastıkları
E-Serisi’nin güvenlik konsepti, rijit bir yolcu kabinine ve deforme olabilen çarpışma bölgelerine sahip bir gövdeye dayanıyor. Emniyet kemerleri ve hava yastıkları üzere güvenlik sistemleri bu yapıya özel olarak uyarlanmış durumda. Bir kaza anında gözetici tedbirler duruma uyumlu halde etkinleştiriliyor.
Sürücü ve ön yolcu hava yastıkları dışında şoför tarafında bir diz hava yastığı da standart olarak sunuluyor. Önden çarpışma anında bacakların direksiyon kolonu yahut ön konsol ile temasını önlüyor. Standart cam hava yastıkları, başın yan cama yahut delici objelere çarpma riskini azaltıyor. Bunun dışında önemli bir yandan çarpışma durumunda, çarpışmanın olduğu taraftaki cam hava yastığı ön ve art yan camların üzerinde bir perde üzere A sütunundan C sütununa kadar uzanıyor. Mümkün bir takla anında her iki yandaki hava yastıkları aktifleşiyor. Baş muhafaza sistemine ek olarak, yan hava yastıkları, art koltuk başları (opsiyonel) dahil olmak üzere göğüs bölgesini de kaplayabiliyor.
Çok sayıda E-Serisi bileşeni doğal kaynaklardan tasarruf edilmesini sağlayan materyallerden (geri dönüştürülmüş ve yenilenebilir hammaddeler) üretiliyor. Örneğin E-Serisi’nin baz koltuk versiyonunda geri dönüştürülmüş bir materyal ile birleştirilen boyasız alpaka yünü döşeme kullanılıyor. Koltukların köpüğünde “kütle istikrarı yaklaşımına” nazaran birinci defa sertifikalı geri dönüştürülmüş hammaddeler kullanılırken, özellik olarak bu materyal ham petrolden üretilen hammaddeler ile birebir performansı sergiliyor. Bu sayede eser kalitesi korunurken fosil kaynaklara olan ihtiyaç azalıyor.
Ayrıca Mercedes-Benz, 2022 yılından bu yana dünya genelindeki tüm fabrikalarında karbon nötr istikrarıyla üretim yapıyor. Dışarıdan sağlanan elektrik, yalnızca yenilenebilir güç kaynaklarından karşılandığından karbon içermiyor. Şirket, ayrıyeten tesislerinde yenilenebilir güç üretimini artırmayı hedefliyor. 2024 yılı sonuna kadar Sindelfingen tesisinde güneş pillerinin arttırılması için yatırım yapılacak. Bunun yanında su tüketimi ve üretilen atık ölçüsü da azaltılacak.
